Vitrin mi imalathane mi?
Akşam gazetesi yazarı Alen Markaryan’ın köşe yazısı
İki buçuk aydır Sörloth, bir aydır Weghorst, son 20 gündür Muleka konuşuluyor… Kim konuşuyor? Sosyal medya aracılığıyla menajer uzantıları… Direkt konuşmak istemeyen yönetici yakınları, Bunlara bağlı haber siteleri…
Milletin algılarını böyle yağmalıyorlar… Alacaksan git, al, gel… Topla basını aldım de… Tamam! Bildiğini, denenmişini, menajerlerin oyununa gelmeyip parçalanmadan almak iyi güzel de, daha güzeli, kimse daha bilmiyorken (Serkan Rençber’in Muleka için söyledikleri orada) araştırıp, karıştırıp, takip edip, sorumluluk alıp topçuyu ortaya çıkarmak…
Daha da güzeli, Sergen Hoca’nın Ersin’e, Rıdvan’a güvendiği gibi, altyapıdaki oyunculara güvenip risk almak… Ne o öyle üç tane adamın dibinden ayrılmıyorsunuz… Geçen seneden tecrübe edinilmesi lazım.
Batshuayi, Sergen’in 4. tercihiydi. Ona gelene kadar Hulk vardı, Mitroviç sıradaydı Hele Seferoviç!!! Gidildi en sondaki adam alındı…
O yüzden vitrin her şeydir, ama imalathane büyük tecrübedir… Ki içinde bulunduğumuz ekonomik durum imalathaneyi göstermekte… Bi’ bakın derim…
İŞİN KOLAYINA KAÇMAYALIM?!
Sezon biter bitmez hatta bitmeden sana lazım mevkilerde oynayabilecek adamların listesini yaparsın… Dilimizin yandığı en önemli yer forvet… Nasıl bir çalışma yapıldı, bilmiyoruz hâlâ.. Lâkin yönetimin kafasının bir yerinde, iç cebinde saklıyormuş gibi bir Cenk Tosun hep var…
8 buçuk milyar insanın yaşadığı dünyada dönüp dolaşıp iki senede bir aynı topçu düşünülüyorsa ne diyebiliriz ki? Anlaşacaksanız bari maç başı anlaşma yapın siz topçuya değil, topçu size uysun…
İki senedir sakatlıklarla uğraşan bir adamdan bahsediyoruz neticede… N’Koudou gibi 1 oynayıp, 5 yatabilir. Büyük risk yani… Diğer türlü kulağımıza gelen rakamlar senelik 2 milyon euro… 36 milyoncuk!!!
Mümkünü yok bu paralar ödenmemeli… Ödeyemeyiz… Ya maç başı anlaşılmalı Ya da sakatlık problemi olmayan çakı gibi çocuklar bulunmalı…
İlle de o paraları harcayabiliriz diyorsanız, üzerine biraz daha takviye yapıp seni sezonda 35-40 maç taşıyacak adam bulmalısınız… İşin kolayına kaçmayalım lütfen…
MESELE RIDVAN’IN SATILMASI DEĞİL
Rıdvan Yılmaz büyük ihtimalle satıldı… Güzel… Demek ki istenirse altyapıya önem verince sana para kazandırabiliyormuş!!!
Bu minvalde Sergen hocaya teşekkür edilmeli diye düşünüyorum… Peki kaça satıldı? Kulüp çıkışlı bizim medya 6, Alman basını ise 3 milyon euro diyor…
Bu netleşmeli. İkincisi o bölgede kim oynayacak? Umut Meraş var Akıbetini Çin mafyasına kaptırmışız gibi öğrenemediğimiz N’Sakala var bir de…
İsmael hoca ne diyor bu işlere? Rıdvan gibi içeri kat ederek oynayacak bir oyuncu lazım dediğine göre; Düşünmüyor elindekileri…
Mesele Rıdvan’ın satılması değil, anlayacağınız… Onun yerine kimi alacağın…
Marcelo’yu bi’sattın 40 senedir yerine adam koyamadın… Bütün mesele bu…
Alen MARKARYAN / Akşam