Bu daha başlangıç
Cumhuriyet gazetesi yazarlarından Gülengül Altınsay’ın köşe yazısı
Transfer taraftarın ve medyanın en çekici etkinliği. Hatta eğlencesi. Bir tür alışveriş çılgınlığı. Oysa ki her şey daha yeni başlıyor. Tamam; kaliteli oyuncularla takım kadrosunu güçlendirmek çok güzel bir şey. Ve geleceğe dair yepyeni umutlar beslemek de.
Fakat kaliteli de olsa yeni futbolcular transfer ederek hiçbir şeyi garanti altına alamazsınız. Önemli olan o futbolcularla nasıl takım kurduğunuz, nasıl futbol oynadığınız, nasıl kazanmasını bilen bir takıma dönüştüğünüz.
TAKDİR ETMEMEK ELDE DEĞİL
Yine de şu ana kadar transferlere, yürütülen politikaya bakınca Beşiktaş’ta Ahmet Nur Çebi yönetimini takdir etmemek elde değil. Her şeyden önce Ceyhun Kazancı gibi bir sportif direktörü bulup getirdikleri için, dahası oradan buradan gelen saldırıları göğüsledikleri için. Zaten her eski düzeni tehlikeye atacak yeni bir olay tepki çeker.
Bir kere Ceyhun Kazancı tipi bir sportif direktöre alışık değiliz. Biz eski bir futbolcuya bu unvanı vermeye alışığız. Sonra da sportif direktörün yapması gereken işleri belki de hayatında hiçbir iş başarmamış, biriyle bir kontrat bile yapmamış ama futbolcu almaya hevesli bir yönetim kurulu üyesine bırakmaya alışığız. Ve geldiğimiz nokta ortada.
MUTLAKA BAŞARI GELİR
Beşiktaş’ın profesyonelleşme yolunda yaptığı tercih doğru gözüküyor. Evet ama doğru politikaya doğru tercihlere rağmen hemen doğru sonuçlar oluşmayabilirdi de. Bu tercihin yanlış olduğunu göstermezdi bize. Çünkü bugün olmazsa mutlaka yarın başarı gelir. Yeter ki siz doğru zeminde sapasağlam kalın.
Beşiktaş Avrupa’da olmadığı bir sezon yaptı bu çok önemli transferleri. Ayrıca ilk defa son ana kalmadan hazırlık kampına yetiştirdi yeni oyuncularını.
Ne var ki hemen havaya girmek, yeni Beşiktaş’tan hemen başarı beklemek de o kadar yanlış. Şu da kocaman bir gerçek ki yeniden takım yapmak eldeki malzeme ne kadar kaliteli olursa olsun zaman ister. Sonra hüsrana uğramamak için bunu hiç göz ardı etmemek, sabırlı olmak yapılması gereken önemli şey şimdi.
Gülengül ALTINSAY / Cumhuriyet