Vur kır parçala

Vur kır parçala
A+
A-
7 Ağustos 2022 13:43

Vur,
Kır,
Parçala…
Bu maçı kazan!

Bu tezahüratı binlerce kez duymuşsunuzdur. Bilmeyenler için söyleyeyim, Beşiktaş taraftarı takımını bir çok maç öncesi bu ve buna benzer bir çok tezahuratla maça hazırlar. Lâkin ne zaman ki teknoloji önce cebimize, oradan da en kablosuz haliyle kulaklarımızı evrildi, işte o gün bu gün camia topallamaya başladı. Bizim önce ne istediğimize karar vermemiz gerek aslında. Derdimiz ne? Ne istiyoruz? Üzümü yemek mi? Bağcıyı dövmek mi?

Önce bağcıdan başlayalım…
Hoca berbat! Bu takımın ve bu ligin seviyesinde asla değil. Takılmış bir fizik kondisyon girdabına, orada debelenip duruyor. E istediği oyuncular da hemen hemen alındı? O zaman bu adamın derdi ne? Akademi mezunuymuş! Peeh! Bize ne kardeşim? Sen çıkıp rakiplere gol olup yağıyor musun bana ondan haber ver! Bak İsmael hocam senin 5 hafta ömrüm var. Ya her maç eser, gürlersin ya da toplar bavulunu gidersin. Biz de o alışılagelmiş hoca profilleriyle yolumuza devam ederiz. Hani şu ayrıldıktan sonra arkasında dişe dokunacak hiç bir miras bırakmadan gidenlerle… Ya da ardında milyonluk vasatlardan oluşan kadrolarla bizi başbakan bırakanlarla. Ümraniye’de saha mi yok? Koyar yan sahaya tek başına antrenman yaptırırız nasılsa.

Peki ya üzümü yesek nasıl olur?
Daha ligin ilk maçı. Her zaman zordur ilk maçlar. Sokak jargonunda bile vardır yahu! “İlk maçın günahı olmaz” derler ya hani. Kayserispor transfer tahtasını henüz açmamış! Ee ne yapacağız şimdi? Bu bir kriter mi? Dün akşam Beşiktaş 100 dakika önde baskı kurdu beyler, bayanlar. 2 metrelik Weghorst, 90+8’de depara Kayserispor’un kalecisine pres yapıyordu. Gedson, 90+6’da kendi ceza yayından topu alarak, 70 metre depara 4 kayserili oyuncuyu eksilterek top taşıdı rakip ceza sahasına. Evet hatalar yokmuydu? Tabii ki vardı. Mesela Kartal. Ya da Salih. Her iki oyuncu da yanlış yerde başlatıldı maça. Sadece sırt numaralarına uygun mevkilerde oynasalardı, dün verdiklerinin en az 2 katı verim alınabilirdi bu çocuklardan. Ya da Emrecan? Neden sahada yoktu mesela?

Beşiktaş deniyor…
Bizim haftalardır yaptığımız saçma sapan “Beşiktaş 3’lü mü oynar? 4’lü mü?” tartışmalarına tokat gibi bir yanıt vardı sahada. Maça 4-3-3 başladı Valerien hoca. 45. Dk ve 77.dk arası 3-4-3’e döndü. Ne zaman ki Cenk oyuna girdi, 4-4-2’ye evrildi bir an da oyun. Taa ki Cenk, henüz fizik olarak hazır olmadığı için yediği kırmızı karta kadar… Alan savunmasıyla maça başlayan Beşiktaş, adam savunarak tamamladı maçı mesela… Dedim ya, Beşiktaş deniyor hocam. Farkındayım alışılmışın dışında bir şeyler oluyor takımda. Ancak önce bizim aynanın karşısına geçip kendimize itirafta bulunmamız lazım.

Biz ne istiyoruz?

35’lik oyunculara Milyon Euro’luk kontratlarla lüks bir İstanbul tatili mi vaad edeceğiz? Yoksa Kartal, Beykay, Salih ya da Gedson’larla 100 dakika bıkmadan, usanmadan rakibe basan ve savaşan bir takım mı istiyoruz? Gittiğinde ardında garip gurabba sözleşmelerle, mahalle maçında bile takımınıza almayacağın oyuncuları bırakan bir hoca mı hayal ediyoruz? Yoksa arkasında bu camiayı en az 5 sene idare edecek bir sistem kurup giden bir hoca mı beklentimiz…

Şimdi karar zamanı. Derdiniz üzümü yemek mı? Bağcıyı dövmek mi?

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.