Ahmet Nur Çebi’den flaş açıklama! Gökhan Gönül, Caner Erkin, Quaresma, Abdullah Avcı…
Beşiktaş Kulübü Başkanı Ahmet Nur Çebi, ‘Bırakamam Seni’ yardım kampanyasına 200 binin üzerinde katılım olduğunu söyledi. Başkan Çebi, salgın sürecinde kulübe 100 milyon TL’ye yakın para verdiğini açıkladı.
Beşiktaş Kulübü Başkanı Ahmet Nur Çebi, ‘Bırakamam Seni’ yardım kampanyasına 200 binin üzerinde katılım olduğunu söyledi. Başkan Çebi, Siyah-beyazlı camia ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu.
A Spor’da katıldığı yayında yeni tip koronavirüs (Kovid-19) sürecini anlatan Beşiktaş Başkanı Ahmet Nur Çebi, “Bu tür musibetlere karşı dünyanın bütün insanları birlikte hareket etmeli. Türkiye bunu çok iyi başardı. Sağlık bakanımıza, devletimize, sağlık çalışanlarımıza müteşekkiriz. İşin sonuna geldiğimizi düşünüyorum. Verdiğimiz son testin sonucu pozitif. Çok sert geçirmedim. Ne geçirdim bilmiyorum, bugün iyiyim” dedi.
‘Salgından önce de Beşiktaş’ın ekonomisi çok sağlıklı değildi’
Salgının etkileriyle ilgili olarak Başkan Çebi, şöyle konuştu: “Bu bağış kampanyası kendi içeriğinde merhaleleri var. Zaman içerisinde başka yerlere gireceğiz. Şu anda giydiğim tişört taraftarlara verilecek. Salgından önce de Beşiktaş’ın ekonomisi çok sağlıklı değildi. Tüm Türk spor kulüplerinin içinde bulunduğu sıkıntılar birbirine çok yakın. Şu anda taraftarsız oynuyoruz. Buradan gelen kaynaklar bir şekilde bankalara giderken şimdi oraya da gidemiyor. Oraya şu anda yönlendirilen bir kaynak yok. Futbolculara da ilettik. Kulüp yoksa futbolcu, futbolcu yoksa kulüp yok. Bunları futbolculara söyledik. Sezon sonunda umarım pozitif gelişmeler olur. Salgının yarattığı konu sadece futbol takımlarını değil, insanların bütçesine de zarar verdi. Bunun etkilerini önümüzdeki senelerde göreceğiz. Tatsız bir süreçti. Şu bir gerçek ki artık futbol takımları ve kulüpler gerçekten israfları son bulmalı. Kendi içinden öz kaynaklarından çare bulmalı. Kendi alt yapılarınız var.”
Tüm gelirlerin temlik edildiğini bilmiyordum
Altyapı vurgusu yapan Ahmet Nur Çebi, “Kendi içimizden özümüzden oyuncu çıkarmak istiyoruz. Genç çocukları bulursunuz ve getirip yetiştirirseniz iyi futbolcu yaparsanız. Bu iş sabır ister. Popülist politikalarla gelen şampiyonluklar futbolcuların şampiyonluğudur. Ancak bulduğunuz gençlerle şampiyon olursanız, bu sizin hakkınız. Yoksa uçaklara binerek, futbolculara 3’er 5’er milyon Euro vererek şov yapma değil, öz kaynaklarla yapılan şampiyonluklardır kıymetli olan. Zoru başarmaktır önemli olan. Artık şov yapmayı bırakacağız. Uzun vadede tek bir çaremiz kendi öz kaynaklarımızla yolumuza devam etmektir” diye konuştu.
“Çok sıkıntılı dönemde göreve geldik” diyen Beşiktaş Başkanı Çebi, şunları söyledi: “Bu dönemde bütün kaynaklarımızın hepsinin bankalara temlik edildiğini gördük. Bunu gerçekten bilmiyordum. İnsanlar çıkıp diyorlar ki ‘Sen de buradaydın’. Öyle bir şey yok. Başkan futboldan, basketboldan, yatırımlardan sorumludur. Bir yöneticiysen senin belli bir alandan sorumlusundur. Haberdar olmadığım şeylerden ‘Sen de haberdardın’ söylemleri doğru değil. Geçen bir yorumcu arkadaş ‘Artık Ahmet Nur Çebi, kabak tadı verdi. Sen bunu bilerek gelmedin mi?” demiş. Ben bilerek gelmedim. Bütün gelirlerin temlik edildiğini bilmiyordum. Sonuç itibariyle kaçtım mı, bıraktım mı, ben yine buradayım. ‘Neden geçmişten bahsediyorsun?’ deniliyor. Ben geçmişten bahsedeceğim. Varsa kusurlarım onun hesabını vereceğim. Bir sonraki yönetim geldiğinde bilmeli ki bir önceki dönem denetlenir. Geçmişin konuşulmasından utanmayacağız. Bundan sonra her bir şekilde Beşiktaş’ın bir sonraki yönetimler tarafından denetlenmesini istiyorum.”
‘Hata yaptım dediğiniz oldu mu?’ sorusuna Çebi, şöyle yanıt verdi: “Çok güvendiğim ve irdelemediğim konularda pişman oldum. Bazılarında hatalar olduğunu gördükçe yeni yeni kendime hesap verdiğim şeyler oluyor. İlk geldiğimde icraatlar ile uğraştık. Sonra seçime girdik. Stadın ihale komisyonunda 3 ay yer alabildim. Statla ilgili yaptığım 3-4 ihaledir. Ondan sonrası benimle ilgili değildir. Ondan sonra Ümraniye’ye gönderildim. O zaman Şenol Hoca’yla, futbolcularla birlikteydim. Transferlerin içinde son 3 yılda hiç olmadım. Zaten belli, sayın başkanın seçim yaptığında ben 2. Başkanlığa ve İcra Kurulu başkanlığına getirildim. Benim görevim ödemek. Sorumluluktan kaçmadım ama bu da kabak tadı verdi.
Geçenlerde eski bir yöneticimiz benimle ilgili ‘Ümraniye’de prim dağıtılmış’ dedi. Bunlar komik şeyler. Konuyla ilgili mahkemeye gittim. İnsanlar da sürekli bir muhalefet. Bir bırakın işimizi yapalım. Çok az bir kesim olmasına rağmen trollerle, muhalefetle uğraşıyorum, kabak tadı verdi. Eski konuşmalarla neden rahatsız oluyorsunuz ki. Kampanya başladığından beri ne bir destek ne de bir söylem var.
Beşiktaş’ın başlattığı kampanyaya katılım ne kadar oldu?
Bir kesimin şu anda hiç sesi çıkmıyor. Mesaj atan, geçmişi konuşma, sen de oradaydın diyenlerin sesi çıkmıyor. Birlik ve beraberlik çağrısı yaptım. Onlardan da ‘Biz de varız, birlik beraberlik zamanı’ demelerini istiyorum. Hala biri başka, diğer başka bir şeyler açıklıyor. Birlik ve beraberlik içinde bu kampanyanın bizi sadece maddiyatla değil maneviyatta da ayağa kaldırmasını istiyorum. Bağış kampanyasının ekonomik taraftarı da önemli. En önemli şey, kesinlikle parasal anlamda da çok önemli. SMS yoluyla bize gelen yaklaşık 200 binin üzerinde mesaj aldık. Bu sadece genç talebelerimiz için. Ancak maddi imkânı olanlar için de hesaplarımız var. Bağışlar var.”
‘Yardım için arayan oldu mu? Fikret Orman veya bir başkası aradı mı?’ sorusuna direkt yanıt vermemeyi tercih eden Çebi, “O konulara girmeyelim. Beşiktaşlılardan görüyorum desteği. Ancak hep muhalif olan taraftan bir destek göremedim. Kulaklarım açık bekliyorum. Beni artık sen de oradaydın diye yargılamalarını istemiyorum. Nerede olduğumu da tarif ettim. Muhalifler muhalefetlerine destek versinler ancak bu kampanyanın dışında eleştirsinler. Biz burada emanetçiyiz” diye konuştu.
“5 sene sonra Beşiktaş’ı nerede görüyorsunuz?” sorusunu Çebi şöyle yanıtladı: “Önce sağlığım, iş hayatım ve ailem önemli. Onların bana ne getireceğini biliyorum: Bir davam var. Beşiktaş’ı bağımsız kılmak istiyorum. UEFA’ya dakika başı gidip hesap vermek, çile çekmek, 7 sene bunlarla uğraştım. Ben de yoruldum. Böyle şeyler bir daha yaşamak istemiyorum. Bağımsız olmak istiyorum. UEFA’ya gidip taahhütlere girmek istemiyorum. Gelir ve giderlerini dengelemiş, geliri kadar gideri olan, kendi ayakları içinde sürekliliği olan vizyonu olan, her sene 3-4 oyuncusunu oynatabilen, scout ekibinin oyuncuları bonservis bedelleri çok düşük oyuncuları bulmasını istiyorum. İş adamı gözüyle bakıyorum. Sportif başarı istiyorum, kupa kaldırmak istiyorum; ancak ertesi yıl 80-90 milyon Euro borç istemiyorum. İlk dönemde toparlandık, ancak ikinci dönemde yeniden durumumuz kötüye gitti.”
Kulübün bir süre akıcı bir gelire ihtiyacı olduğunu belirten Beşiktaş Başkanı Ahmet Nur Çebi, “Borç o kadar büyümüş ki, kontrol edilemiyor. 3 milyar borcun faizi 450 milyon TL. Oyuncularımın birçoğunun 2 yıllık sözleşmeleri var. Ancak kontratları yüksek. 3 milyon kontrat bedeline oynayan oyuncunun yerine burada 700-750 milyon Euro’ya oynayacak oyuncu bulmak, 2 sene sonra giderlerimizi 60’dan 30 milyon Euro’ya indirecek. Ancak bu sürede kampanyadan gelen rakam bizi biraz rahatlatacak” şeklinde konuştu.
Beşiktaş nasıl bir transfer politikası izleyecek ?
“Transferde nasıl bir politikanız var?” sorusu üzerine Çebi, “Hayat devam ediyor. Söylemlerimin içinde var. Altyapıdan gelen 2-3 oyuncumuzu oynatmak. Dün 1-2 tanesi sahadaydı, ben beğendim. Scout ekiplerinin bulduğu oyuncuları oynatıp onları parlatmak. Sonra da onları yüksek bonservis bedelleriyle satmak. Çok iyi oyuncular bulurken, ahlak da önemli. 31-32 yaşına gelmiş oyuncuyla imzalıyorsunuz, sonra ortada yok. Başarıya aç ve becerikli kabiliyetli kişiler, içlerinden tecrübeli ahlaklı, bunlara destek verecek isimlerle yola devam etmek istiyoruz. Artık bunun altyapı desteği Sergen Hocamızdadır. Bundan sonrasını o bulacak” yanıtıyla altyapıya vurgu yaptı.
‘Buraya 100 milyon TL’ye yakın para verdim, kurtulacağını bilsem daha çok veririm‘
“Beşiktaş taraftarı o eski döneme, iyi kadrolu Taliscalı, Cenkli, Aboubakar’lı kadroyu yeniden görecek miyiz?” şeklinde soru üzerine Çebi, “Sabra ihtiyacım var. Enkaz edebiyatı diyorlar. Ben elektriğin parasını bile zor bir araya getiriyorum. Oyuncuların parasını vermek için zorlanıyorum. Buraya ekmek parası için gelen oyuncuya vermediğinizde acıyı siz çekiyorsunuz. Personelle ilgili şubat ayına kadar ödemesini yaptık. Onları burada üzüntülü görmek kolay değil. Buraya 100 milyon TL’ye yakın para verdim. Bilsem ki kurtulacak, daha da çok veririm. 20-30’unu geri aldık, giriş çıkışlar yaptık. Ben para verdikçe keyif alan insanlar var. Yarın öbür gün buraya para vermeyen insanlar gelirse kulübümüz zorlanır” ifadelerini kullandı.
Caner Erkin ve Gökhan Gönül kalacak mı ?
Sözleşmeleri biten Caner Erkin ve Gökhan Gönül’ün durumuyla ilgili de sezon sonunu gösteren Beşiktaş Başkanı Ahmet Nur Çebi, “İşin hep ekonomik tarafındayım. Sahada taraftar kimin gelip kimin gideceğine bakıyor. Futbolculara, salgın ortamının çok sıkıntılı olduğunu söyledik. Ancak oyunculardan temmuz sonunda destek bekliyorum. Caner ile oturup konuşacağız. Gökhan ile konuşacağız. Şartlar uygunsa devam edeceğiz. Hocanın oynamak istediği kişilerle devam etmeye çalışacağız. İstemediği oyuncularla ayrılmaya çalışacağım. Hocamız oynamak istiyorsa el sıkışmaya çalışacağız” demekle yetindi.
‘Abdullah Hoca şu ana kadar bizi hiç üzmedi’
Görevden ayrılan Abdullah Avcı’nın kulüpten yaklaşık 30 milyon TL’ye yakın alacağının olması konusunda ise Çebi, “Kampanya başladıktan sonra hocayla konuşmadık. Abdullah Hoca da bir destek yapabilir. Başka isimler de yapabilir. Abdullah Hoca, ’30 milyon TL tazminatım var, bundan vazgeçtim’ derse çok kıymetlidir. Ancak mecbur değil. Kulübümüzün hocamıza karşı sorumluluğu devam ediyor. 3 yıllık kontratı var. İnşallah hocam bir yerlere gidecektir. O sürede alacağı parayı ‘Almak istemiyorum’ derse, milyonlarca kez teşekkür ederim. Abdullah Hoca şimdiye kadar yapacağını yapmıştır. Şu ana kadar bizi hiç üzmedi.