”Çocuğun yüzü suyu hürmetine pozisyon analizi yapmayacağım”
Akşam gazetesi yazarı Alen Markaryan’ın Sivasspor maçı yazısı.
Giymekten çok hoşlandığın bir ayakkabı çok eskir de yenisini alırsın ya bir hevesle.
Hani başlarda kıyamazsın giymeye, işte öyle olurdu sezon önceleri.
Önce sağlam bir sezon açılışı yapılırdı, salkım saçak tribünler önünde, sonra herkes kalibresini ve gücünü el aleme göstersin diye, TSYD maçları düzenlenirdi.
Kora kor, hınca hınç.
Ve sonra sezonun ilk maçı.
Nasıl tatlı, nasıl heyecanlı, nasıl sabırsızlıkla beklerdik, o ilk maçı.
Topa o ilk dokunuş, ve yıkılan tribünler!!!
Şimdilerde para bürümüş gözlerin esiri olduk.
Maçı neredeyse televizyondan bile seyredemiyorsun artık. İflah olmaz arayışlardayız.
Beşiktaş ilk maçına çıkıyor bugün ya, takımı ağız tadıyla seyredemedik bile daha.
Sanki 40 yıllık yabancıymış gibi takılıyor millet.
Ya bir de “Arma” olmasa!!!
Kadro öyle sıkıntılıydı ki sormayın.
Atanla tutan gencecik çocuklardı.
Utku ve Güven.
Arka tarafa transfer sürecinde gelenler vardı ama oynayanlar geçen sene itibariyle aynıydı.
Bir Ruiz kulağa yabancı geliyordu o kadar.
Çizginin tekinde Quaresma, ötekinde Boyd oynuyordu.
Ve maç başlamıştı bile.
Beşiktaş’taki eksikler, Sivas’ın iştahını kabartmış olacak ki, yarı sahamızda 6-7 kişiyle cirit atmaya başladılar.
Top çıkartmamızı engellemeye çalışıyorlardı.
Arka arkaya atak yapma fırsatı buldular bu minvalde.
Quaresma yerini yadırgadı, yer değiştirdi bir ara Boyd’la.
Lakin topu kanatlara taşıyamadığımızdan bir anlam ifade etmedi bu değişim.
Ben bunları anlatırken Caner’i, kale direğinin dibinden yüzde yüzlük bir golü çıkarırken gördük.
Öte yandan Sivas’ın her çıkışında ilk topa Yatabare’nin dokunması-alması defansa ciddi sıkıntılar yaratıyordu.
Defansımız çizgi halindeyken de hızlı adamlarıyla pozisyon buluyorlardı.
Onlardan birinde adam paylaşamama, adamını kaçırma…
Ne derseniz deyin, golü yedik.
İşin kötüsü bir oyun şablonu üzerinde duramıyor, orta saha devamlı top kaptırıyordu.
Kenarlar bitik, 3 top üst üste yapamıyorduk.
Ve bunların hepsi Sivas’a açık davetiyeydi.
İlk yarının sonunda Boyd’la Sivas kalecisi Samassa’nın çarpışması var.
Ciddi boyutta.
Samara ambulansla gitti hastaneye, anlayın gayri.
Çocuğun yüzü suyu hürmetine pozisyon analizi yapmayacağım.
İyi haberlerini alalım once, bakarız!!!
İkinci yarı Beşiktaş’ı daha istekli ve hırslı gördük diyorduk ki Medel’in bir anlık ve büyük hatası ikinci Sivas golü olarak kalemize düşüyordu.
Gol yeriz, futbolun içinde var.
Lakin gol atmak da bu sevdaya dahil.
Gol atamıyoruz, gol, sıkıntı burada.
Sırf bu maçta değil, 4 hazırlık maçında da.
Yara belli, pansuman dahi yapamıyorsun.
Neyse.
Bu ilk maçtı ve eksiği çoktu takımın diyelim.
Moral bozmayalım!!!
Alen MARKARYAN