Eror veriyor
Beşiktaş Genel Kurul Üyesi Masis Kuyumcu’nun yazısı.
Beşiktaş camiası güne çok önemli Divan toplantısı ile başladı.
Beklenen rapor Aralık ayı 25’nde açıklanacak ve doğal olarak ilk Mali Kongre daha da önem arz ediyor. Toplantıya damga vuran olaylar oldu.
Birincisi sayın Fikret Orman’ın katılımı, ilk sırada yer alıp konuşup gitmesi halbuki orada kalıp, yapılan eleştirilere cevap vermesi oraya gelmesine daha da anlam katacaktı. İkincisi eski Divan başkanı sayın Yalçın Karadeniz’e zamanında yapılan icraatın ne kadar yersiz olduğu idi , sayın Yalçın Karadeniz olsa bu şekilde kargaşa yaşanmasına izin vermezdi.
Bir diğer önemli husus ise orada olmayan başkan adayının eleştirilmesi, cevap hakkı olmayan biri hakkında konuşulmamalıydı.
Velhasıl dünkü Divan toplantısında umumi bir Beşiktaş manzarası izledik. Mali kongrede saygıdeğer kongre üyeleri nasıl bir karara imza atacaklar hep birlikte bekleyip göreceğiz.
Alanya maçına geçecek olursak. Beşiktaş’ın takım olarak saha içi enerjisi aşırı derecede düşüktü.
Oynadığı oyunu son zamanlarda anlamakta gerçekten zorlanıyorum. Sahada görev alan oyuncuların yerleri kağıt üzerinde belli ancak kimin nerede, ne yaptığı belirsiz. Bu maçın zor olacağı maç öncesinden belliydi. Alanyaspor’un bu sezonki performansını biraz takip eden herkes bunu kolaylıkla söyleyebilir, tempoyu ne zaman istediyse yükseltti, ne zaman istediyse düşürdü.
Beşiktaş’ın özellikle savunma bloğu ile orta alan arasındaki inanılmaz boşlukları işlerine yaradı ve hiç affetmediler.
Vida ve Welinton’un ortak özellikleri ağır olmaları. İleriye çıktıklarında geriye dönmeleri zaman alıyor. Bu da kontrataktan rakiplerin önemli pozisyonlar bulmasına sebep oluyor.
Alanyaspor’un ilk golü, neden transfer edildiğini bir türlü anlaşılamayan, Sergen hocanın ısrarla aldırdığı Welinton’un, Babacar’a hediyesidir.
Beşiktaş stoperinin bu hataları yapması çok endişe verici bir durum. Ghezzal sezon başından beridir sazı bir türlü eline alamadığı için Beşiktaş pozisyon üretmekte zorluk çekiyor. Gelelim orta alanda oynayan Josef-Atiba ikilisine. Defansif görünen bu iki oyuncuya rağmen siyah beyazlılar, hem orta alanın kontrolünü eline geçiremedi hem de ikinci topları kaptırıp savunmada sorunlar yaşadı. Batshuayi’nin boşluğu da yine doldurulamadı.
Alex’in santrfor oynama alışkanlığı var , gol krallığı da var. O halde Kenan’ın yerine o mevkide daha başarılı olabilir.
İlk yarıya baktığımız zaman kayda değer ne vardı? derseniz hiçbir şey yoktu. Açıkçası zor bir rakip, takımın zorlanacağını tahmin ediyordum ama Beşiktaş’tan ,sonuç ne olursa , böyle bir oyun beklemiyordum.
Evet topa sahipti ama genelde çok yavaştı; rakibini şaşırtacak aksiyonları yeterli sayıda gerçekleştiremedi.
Savunmasını sağlam tutan ev sahibi takımın direkten dönen iki topu var, yani baskı yapan Beşiktaş, pozisyon üreten ise yine ev sahibi Alanyaspor’du.
Transfer sezonunda taraftarın istediği isimleri başkan aldı . Stoperde ciddi bir ihtiyaç vardı, giderilemedi. Bu mevkiye ilk 11 de oynayabilecek bir stoper iyi olurdu ama TFF nin 8+3 kuralı yerli oyuncu fiyatının artmasına sebep oldu.
Sergen Hoca’nın efsane olarak başımızın üstünde yeri var ancak bu sezon çok formsuz. Geçen sene resmen şapkadan tavşan çıkardı, peki sonra yaşananlara ne demeli? O rakibi pas trafiğiyle başını döndüren, temposuyla rakiplerini boğan takımın yerinde bu sezon yeller esiyor.
Geçen senenin son 6 ve 7’inci maçından bu yana takımın bir oyun anlayışı yok. Tek tip oyun oynatıp rakipler iyi analiz edilmiyor. Takım freni patlamış bir kamyon gibi yokuş aşağı giderken, hocanın vücut dili hiç iyi şeyler söylemiyor.
13.hafta beş yenilgi, iki beraberlik,19 kayıp puan var ise sezon sonuna kadar kaç puan alır, varın siz hesaplayın.
Bu takım güçsüz. Sezon başı iyi çalışmadı, iyi çalışmıyor. Bu çok net görülüyor.
Sergen hocaya her şeyden önce alt yapımızdan yetiştiği için sahip çıkacağız, destekleyeceğiz ama yaptığı hataları da söylemeliyiz.
Masis KUYUMCU