Ezberleri bozan takım “BEŞİKTAŞ”

Sezona başlarken Beşiktaş taraftarları dahil olmak üzere, kimse Beşiktaş’tan böyle bir performans beklemiyordu. Kulübün içerisinde bulunduğu maddi imkansızlıklar, takımdan ayrılan oyuncuların yerlerine büyük zorluklar ile isimsiz oyuncuların transferleri, takıma sonradan dahil olan ve aylardır Porto’da süre alamamış  Aboubakar’ın durumu herkesin kafasında soru işaretlerine yol açmıştı. Beşiktaş için İlk on içerisine giremezden tutun, küme düşmemeye oynar diyenler bile vardı.

İşte bütün bu olumsuzluklara rağmen, çoğu kişinin bu işin altından kalkamaz ve çok kısa bir zamanda bırakır diyerek yorum yaptığı Sergen, kimsenin ummadığı şekilde sorumluluk alarak takıma sahip çıktı. İlk haftalar takım bocalasa da, Beşiktaş’lı oyunculara göre bir sistem oturtup, takımdaki oyunculardan maksimum verim elde etmeye çalıştı. Bu da takımdaki oyuncuların Sergen’e güvenmelerini sağladı. Oyuncuların Sergen’in oynatmak istediği futbola çabuk reaksiyon göstermeleri, takım içerisinde ki birlik ve beraberlikleri, Sergen’in de oyuncularına güvenmesine ve işine daha da iştahla sarılmasına sebebiyet verdi. Bu karşılıklı sevgi ve güven ortamında, pek çok oyuncu sahaya maksimum performanslarını koyarak, takım içerisinde yıldızlaştı. Tüm derbileri kazanan, en çok gol atan takım unvanını kazanan Beşiktaş, bu haklı yükselişini, ligin ilk yarısını lider bitirerek taçlandırdı.

Bu hafta ligin ikinci yarısı başlayacak. Beşiktaş’ı ilk yarıdan çok ama çok daha zor bir ikinci yarı bekliyor. Zira Beşiktaş’ın ilk yarıyı lider kapatması rakipleri arasında paniğe sebep oldu. Başta medya olmak üzere, F.Bahçe ve G.Saray bu çıkışı hiç tahmin etmiyordu. Bu nedenle Ocak transfer döneminde hiç olmadıkları kadar agresifçe bol para harcamaya ve takımlarına bir sürü oyuncu almaya başladılar.

Aldıkları oyunculardan verim alamayan, yönetim ile Fatih Terim arasında anlaşmazlık olan G.saray’da Fatih Terim “yeni bir takım istiyorum” diyerek, yönetimine rest çekti. Böylece kadrosunda ki oyunculardan memnun olmadığını ve onlara güvenmediğini gösterdi.  Ocak ayında tüm takımı değiştiremeyeceğini ancak yapabildiği kadar çok takviye yapabileceğini düşünürsek, Fatih Terim’in oyuncuları ve yönetim ile arasındaki krizin, ligin ikinci yarısında da artarak devam edeceğini düşünüyorum. Benim ligin başında  kadrosu nedeniyle bu ligin en büyük şampiyonluk adaylarından biri olarak gördüğüm ve Beşiktaş’ın en büyük rakibi olarak nitelendirdiğim G.Saray’ın, bu nedenlerden dolayı işi zor gözükse de,  tecrübesiyle ligin sonuna kadar zirveyi zorlayacağını düşünüyorum.

Bir diğer ezeli rakibimiz F. Bahçe ise, hiç hesaplarında olmayan Beşiktaş’ın bu çıkışında en çok panikleyen ve rahatsız olan takım olarak göründü. Geçen mali kongrelerinde 4 milyar 700 milyon TL.gibi servet niteliğinde borcu açıklanan F.Bahçe, halen pek çok oyuncuyu kadrosuna katma derdinde. 3 milyar 500 milyon TL. borcu açıklanan Beşiktaş,  transfer yapamaz, futbolcularının alacaklarını zar zor öder pozisyondayken, F.Bahçe’nin bu kadar para harcaması düşündürücü. Alışkın olmadıkları bir biçimde yıllardır şampiyonluğa ve Şampiyonlar Ligine hasret kalan F.Bahçe’nin ne yapıp edip, bu yıl şampiyon olması gerektiği zaten biliniyor. F.Bahçe’nin sezon sonu puan cetvelinde ki durumu,  camiada artık sorgulanmaya başlanan Ali Koç’un F.Bahçe’de ki geleceğine ayrıca ışık tutacaktır. Hal böyle iken, bu yıl şampiyon olamayan ve şampiyonlar ligine kalamayan bir F.Bahçe’nin maddi ve manevi anlamda büyük çöküş yaşayacağını ve bu durumun camia içerisinde  karışıklığa yol açacağını ön görmek için kahin olmaya gerek yok. İşte tüm bu sebeplerden dolayı, medya dahil elindeki tüm kaynakları maksimum olarak kullanmaktan çekinmeyeceklerdir.

Tek rakip yerine iki takımla şampiyonluk mücadelesi vermek, Beşiktaş için daha iyi olabilir. Zira rakipler sadece Beşiktaş ile uğraşmak dışında, diğer rakiplerle de uğraşmak zorunda kalacaklardır. Bu da Beşiktaş’ın ilk yarıda olduğu gibi aradan sıyrılmasını kolaylaştırabilir.

Ocak ayı transferlerinin çok riskli olduğunu ve Ocak transfer döneminde istenilen oyuncuların alınmasının daha zor olduğunu geçmiş yazılarımda belirtmiştim. Ancak Ocak ayında yapılan nokta transferlerin tutması durumunda bir takımı şampiyon yapabileceğini de, geçmiş dönemlerde gördük. Bu yüzden Ocak ayı transferleri, takımı daha yukarı çekmesi bakımından önemlidir.

Beşiktaş  içinde durumun çok farklı olmadığını söylemek yanlış olmaz. Beşiktaş’ın maddi olarak rahatlaması için, bu yıl ki şampiyonluk ve peşi sıra gelecek Şampiyonlar Ligine direk katılım hakkı hiç olmadığı kadar önemlidir. Bu nedenle eksik yerlerine transfer yapmak, Sergen’in rotasyonda kullanabileceği oyuncu seçeneklerini çoğaltmak gereklidir. İkinci yarı yeniden takıma katkı sinyalleri veren, Adem  Lajiç ve Gökhan Töre’nin formlarını yükseltmesi, Beşiktaş  için iki yeni transfer niteliği taşıyacaktır. Orta saha ve forvette alternatifi bol olan Sergen’in, stoper ve sağ bek pozisyonunda alternatifleri kısıtlıdır. Eskişehir’den geleceğe yatırım amacıyla yapılan Bilal transferi, önümüzde ki sezonlarda değerlendirecek olduğundan, Rosie’yi yedekleyecek bir sağ bekin takıma acilen kazandırılması gerektiğini düşünenlerdenim. Zira Rosie’nin çok agresif bir oyuncu olmasından dolayı, ligin ikinci yarısında, Beşiktaş’ın rakipleri hep onun kanadından gelip, ona kart göstertmek isteyecektir. Bu da Rosie’nin kart cezaları nedeniyle tüm maçlarda oynayamamasını sağlayacaktır. Rosie’nin yerine Necip, ve daha önce orada bir dönem oynamış Dorukhan’ı oynatan Sergen, Dorukhan’ın takımda kalma durumunun belli olmamasından kaynaklı o bölgede sorun yaşayabilir. Bunun olmaması açısından, rotasyonda değerlendirebileceği  bir sağ bekin acilen takıma transferi şarttır. İkinci sıkıntılı bölge Stoper bölgesi olmakla beraber, burada rotasyona sokulacak en az 4 kaliteli stoper olmalıdır. Zira liglerin ikinci yarıları, birinci yarılarına benzemez. Haftalar ilerledikçe  takımlarda sinir ve stres artacaktır. Bu da özellikle bu pozisyonda oynayan oyucular üzerinde baskı yaratıp, onların daha rahat kart görmelerini ve cezalı durumlara düşmelerini sağlayabilir. Bu nedenle kesinlikle rotasyon içerisinde değerlendirilecek bir stoper alınmalıdır. Bu transferler kanımca forvet transferlerinden daha önemlidir.

Beşiktaş  ve Sergen, ligin ilk yarısında başta rakipleri olmak üzere pek çok kişinin, tabir yerindeyse ezberini  bozdu. Bu nedenle ligin ikinci yarısına herkes dersini  iyi çalışıp, yaptıkları transferler ile daha güçlü bir şekilde  girecektir.

Ligin ilk yarısında herkesin ezberini bozan Beşiktaş’ın, kendi taraftarlarının da ezberini bozarak nokta transferler yapması, ezberlerini bozduğu rakiplerinin kimyalarını da bozacak ve Beşiktaş’ı şampiyon yapacaktır.

Sakatlıklardan ve Covid 19 belasından uzak bir ikinci yarı temennisiyle, herkese sevgi ve saygılarımı sunuyorum.

Kerem EYMÜR