Serdar özür diler, Beşiktaş da ‘Gel oğlum, devam et’ der…
A Spor yorumcusu ve futbol yazarı Ergin Aslan Beşiktaş’ın gündemindeki Serdar Saatçı gelişmesini yorumladı.
Aslan’ın tespitlerinden öne çıkanları şu şekilde:
10 YAŞINDAN BERİ
Serdar 10 yaşından beri Beşiktaş forması giyiyor. 19 yaşında çok genç bir çocuk… 19 yaşında bir fidan. 10 yaşından beri orada. Geçen sezondan beri belli sıkıntılar var bu çocukta.
BU İŞİN MENTAL, PSİKOLOJİK TARAFI DA VAR
Babası, Sedat Bey’in, Sedat Saatçı’nın tweeti üzerinden gideyim ki kendisi de futbolun içerisindeki bir adam. Gelişim antrenörü, teknik direktör… Ama bu gelişim sadece fiziki gelişimi kapsamamalı. Mental, psikolojik tarafı da var bu işin.
BAZI ZAMANLARDA TOPA BASMAK LAZIM
Ben kendisini çok iyi anlıyorum. Bir baba, “Oğlum çok iyi olsun” istiyor. Oğlum Nesta olsun, Stam olsun, Puyol olsun… Bunları istiyor. İstiyor olması çok normal. Yani olacaktır da… Buralara kadar gelmiş bir çocuk forma giyip devam edecektir. Ama bazı zamanlarda da topa basmak lazım.
KULÜPLE, KURUMLA KARŞI KARŞIYA GELEMEZSİNİZ
Mesela bugün (dün) itibariyle, sinirlenip can havliyle bir şey yazabilirsiniz. Ne oldu biliyor musun? Burası bir kurum. Burası Beşiktaş. Daha önce 10-20 tane oyuncu bunu yaşamıştır. Burada, profesyonel futbolcu ve çevresi olarak kulüple karşı karşıya gelemezsiniz. İnsan ne ederse kendine eder. Ben Sedat Bey’i çok iyi anlıyorum. Oğlum iyi olsun istiyor. Üzülünce o da üzülüyor. Sıkıntılı ama burada en büyük zararı Serdar görür…
SERDAR ÖZÜR DİLER, BEŞİKTAŞ DA “GEL OĞLUM, DEVAM ET” DER
Akıl verecek değilim, haddim de değil. Naçizane tavsiyede bulunabilirim. Herkes önce bir sakinleşecek. Serdar yarın gelir İstanbul’a. Nevzat Demir’de idmanını yapar. Sedat Bey de daha sakin kafayla düşünür. Oğluyla konuşur. Serdar çıkar, hocasından, yönetiminden, takımından, camiasından özrünü diler. Bu böyledir… Ve Beşiktaş açar kollarını Serdar’a; “Gel oğlum, devam et” der.
NASIL RIZA ÇALIMBAY OLUNMUŞ, BİR BAK
Geçen seneden beri yaşanan bazı sıkıntılar var. Sözleşmedir, odur budur falan… Şimdi. Serdar’ın önünde 2 tane örnek var. Ben mesela Sedat Bey’in yerinde olsam Serdar’a derim ki “Oğlum Necip abine bir bak ne yapıyor? Nasıl 14 senedir burada kalmış? Rıza Çalımbay’a bir bak. Nasıl Rıza Çalımbay olunmuş? Necip nasıl olunuyor?” 10 tane hoca gelmiş, geçmiş. Bu adam hâlâ kadroda. Sırf Beşiktaş altyapısından çıktığı için mi orada? Diğer bir tarafta da Muhammet Demirci örneği var mesela. Terazi bu. Tartı bu…