E-Seçim: Beşiktaş Demokrasisinin Anahtarı
Beşiktaş Jimnastik Kulübü’nün olağan seçimli genel kurulu, Türkiye Atletizm Federasyonu Ataköy Atletizm Salonu’nda gerçekleşti. 27 bin 588 kongre üyesinin oy kullanma hakkı vardı; katılım ise yaklaşık 5 bin 500 kişiyle sınırlı kaldı. Bu seçimde yalnızca Yönetim Kurulu değil, Denetim, Disiplin ve Seçme-Sicil Kurulları da belirlendi. Bu kurullar; şeffaflık, adalet ve kurumsal vicdanın yapı taşlarıdır.
Bu vesileyle görev üstlenen tüm kurul üyelerini ayrı ayrı tebrik ediyorum. Bu yolculukta başarılarının camiamıza katkı sağlayacağına inanıyorum.
Fakat bu seçim, bana bir gerçeği daha hatırlattı: Beşiktaş’ta artık seçim süreçlerini daha kapsayıcı hale getirmek zorundayız. Temsiliyetin sınırlı kaldığı bir yapının, sağlıklı bir demokrasi üretmesi mümkün değil. Eğer ortak aklı ön plana çıkarmak istiyorsak, seçim sistemimizi modernleştirmeli ve e-seçim uygulamasına geçmeliyiz.
Katılım Artmazsa Temsil Gücü Eksik Kalır
Bugün Beşiktaş’ta kongre üyeliği olan binlerce kişi, yaşadığı şehirden veya ülkeden dolayı oy kullanamıyor. Yeni dönemde bu sayı 50 binleri bulacak. Ancak üyelik bedelinin artmasıyla birlikte yeni üyelik başvurularında belirgin bir azalma var. Bu durum, temsil adaletini zedeliyor.
Yönetim Kurulumuzun bu konuda adım atması gerektiğini düşünüyorum. Yeni üyelik süreçlerinde hem ekonomik hem bürokratik kolaylıklar sağlanmalı. Çünkü Beşiktaş’ın geleceğini, daha geniş ve nitelikli bir toplulukla şekillendirebiliriz. Bu yalnızca sayısal bir artış değil, fikri zenginliğin genişlemesi anlamına gelir.
Fikirlerin Parlamasını İstiyorsak E-Seçim Şart
Bugün seçim sahalarında gruplar, ekipler ve isimler öne çıkıyor. Oysa benim hayalim, fikirlerin yarıştığı bir Beşiktaş. Bunun yolu da kongreyi dar çevrelerden çıkarıp tüm camiaya açmaktan geçiyor. E-seçim sistemi, bu noktada bir tercih değil, zaruret halini almıştır.
Günümüzde parmak iziyle, yüz tanıma (Face-ID) teknolojisiyle güvenli giriş sistemleri zaten hayatımızın içinde. E-devlet entegrasyonuyla yürütülecek bir seçim süreci, devlet güvencesiyle ve yüksek şeffaflıkla yapılabilir. Böylece seçimlere katılım oranı ciddi şekilde artar, aidiyet hissi güçlenir, kulübün geleceği daha sahici bir iradeyle şekillenir.
Beşiktaş’ı Türkiye’nin En Büyük Sivil Gücü Haline Getirmek Mümkün
Beşiktaş sadece sportif başarılarla tanımlanabilecek bir yapı değildir. Burası, geçmişiyle, ilkeleriyle ve kitlesel etkisiyle Türkiye’nin en güçlü sivil yapılarından biridir. Eğer bu üyelik sistemini genişletir, demokratik katılımı yaygınlaştırır ve fikir zenginliğini teşvik edersek; Beşiktaş’ın sesi daha çok duyulur, daha az susturulur.
Böyle bir yapıda ne tüzük eski kalır, ne de Beşiktaş’ın hakkı yenir. Gayrimenkuller artar, ekonomik yapılar güçlenir, itibarı büyür. Beşiktaş, sadece maç günü desteklenen bir takım olmaktan çıkar; her bireyin sahip çıktığı, yön verdiği büyük bir toplumsal güç haline gelir.
Sonuç Yerine: Yarın İçin Bugün Düşünmeliyiz
Bu yazıyı bir sitemle değil, bir sorumluluk duygusuyla kaleme alıyorum. Seçilen kurulların camiamıza katkı sunması en büyük temennim. Ama Beşiktaş’ı büyütmek, yalnızca seçilenlerin değil; düşünen, öneren, takip eden her birimizin görevidir.
Eğer bu kulübün demokratik reflekslerini güçlendirmek istiyorsak, öncelikle seçim süreçlerini dönüştürmeliyiz. E-seçim sistemi, Beşiktaş’ın 21. yüzyıldaki karakterini belirleyecek en stratejik adımdır.
Beşiktaşlı olmak benim için sadece sevmek değil; sahip çıkmak, geliştirmek ve daha ileri taşımaktır.
